Sınav (Performans) Kaygısı

Sınav (Performans)
Kaygısı

Sınav kaygısı, kişinin bilgi ve becerisini sınav esnasında etkili bir şekilde kullanmasına engel olacak yoğunluk ve şiddette endişe, heyecan, panik, stres gibi olumsuz duygular yaşamasıdır. Bu duygulardan dolayı kişi, sınav esnasında bildiği bilgileri hatırlayamaz, donup kalır, dikkatsizlik hataları yapar; yani normalde doğru bir şekilde cevaplayabileceği soruları ya yapamaz ya da yanlış yapar.

Sınav kaygısı tanısı koyarken; en önemli kriterimiz, kaygının kişinin performansı üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor olmasıdır. Sınavda yaşanan her heyecan, sınav başarısını etkileyecek demek değildir. Kişinin sınav öncesinde panik olması, sınav sırasında ellerinin terlemesi, kalp atışının hızlanması o kişinin heyecanlandığını, kaygılandığını gösteren belirtiler olsa da sınav kaygısı yaşadığını söylememiz için yeterli değildir. Sınava girecek birçok kişi kaygı yaşar ve bu kaygı çoğu durumda başarı açısından gerekli ve faydalıdır.

Dolayısıyla, sınav kaygısı ile başa çıkmayı öğrenirken amacımız kaygıyı tamamen ortadan kaldırmak değildir. Kaygıyı, performansımızı olumsuz derecede etkilemeyecek bir seviyede tutarak, onu yararımız için kullanabilmek daha doğru ve gerçekçi bir hedef olacaktır.

Sınav kaygısı herkeste farklı şekillerde kendini gösterebilir. Çok çeşitli fiziksel belirtileri olabileceği gibi (titreme, kalp atışlarının hızlanması, terleme, üşüme, ateş basması, baş dönmesi, mide bulantısı), farklı zihinsel belirtiler (düşünceleri toparlamada güçlük, unutkanlık, dalgınlık, dikkat dağılması, anlamada güçlük, bildiklerini ifade etmede güçlük) ve çok çeşitli davranışsal belirtilerle (yerinde durmama, donup kalma, ağlama) kişiden kişiye farklılık gösterir.

Sınav kaygısı, sadece sınav sırasında ya da hemen öncesinde yaşanan bir şey değildir. Günler öncesinden, hatta belki haftalar öncesinden kişinin kaygısı artmaya ve günlük yaşantısında bazı sıkıntılara yol açmaya başlayabilir. Örneğin; kaygıdan dolayı uyku sorunu, iştah problemleri yaşanabilir. Daha kolay öfkelenme ve genel olarak gergin hissetme gibi değişiklikler olabilir. Kişinin gündelik yaşantısındaki sıradan aksiliklere ve strese karşı tahammülü azalabilir. Zaman zaman, özellikle dersler ve sınavla ilgili heyecan ve paniğe kapılma, karamsarlık, umutsuzluk, kendine güven eksikliği gibi duygular ortaya çıkabilir.

Sınav kaygısı doğru psikoterapi yöntemleri ile çalışıldığında, çok iyi sonuçlar alınabilen bir sıkıntıdır. Kaygıya genellikle kişinin sınava dair beklenti ve düşünceleri sebep olmaktadır; kişi bu düşünce ve yaklaşımlarının bazılarının farkında ve ayırdında olmayabilir. Bedensel tepkiler; kaygıyla birlikte ortaya çıkıyor olsa da, bir süre sonra kaygının artması ve devam etmesinde etkili olmaktadır. Kişinin rutinleşmiş bazı davranışları da kaygının devam etmesi ve giderek artmasında rol alıyor olabilir.

Dolayısıyla sınav kaygısıyla baş etmede ; kaygının bu dört boyutuyla da (duygular, düşünceler, bedensel belirtiler ve davranışlar) çalışılabilecek bir terapi yöntemi (Örneğin; Bilişsel Davranışçı Terapi) etkili olacaktır.

Uzman Klinik Psikolog – Psikoterapist
Nilgün KÖSTEM